Starbucks nasıl “Starbucks” oldu ?
Kahve bağımlıları
buraya! Sizlerle (pek çoğumuzun mabet haline getirdiği J ) “Starbucks”ın tarihini paylaşmak
istiyorum.
Starbucks, 1971
yılında Seattle’da Pike Palace çarşısında bulunan bir dükkândan oluşuyormuş. Fikir
babaları Jerry Baldwin, Zev Siegel ve
Gordon Bowker’mış. O küçücük mağazanın içinde buram buram kokan taptaze kahve
çekirdekleri eminim herkesin ağzını sulandırmaya yetiyordur J. İlhamını Mobydick’den alarak adı, Starbucks
olmuş ve bu da eski kahve tüccarlarının denizcilik geleneği ve açık denize olan
aşklarından gelmekteymiş. Orijinal ismi “Starbucks Coffee, Tea and Spice”
olmasına rağmen sonraları “Starbucks Coffee” olarak değişmiş.
Logosuna gelecek
olursak: Antik Yunanca bilinen sözüm ona büyülü “Sirenler”, denizcileri güzellikleri
ve verdikleri vaatlerle kandıran denizkızları olarak adlandırılıyorlarmış.
Starbucks işlerinin denizci geleneklerini yansıtmasını istemiş, bu durumda
denizkızı kullanmaları da kaçınılmaz olmuş.
1971 yılında
kahvenin rengini yansıtacağını düşündüklerinden fonu kahverengi olan ve logosunda
iki kuyruklu, üstsüz bir siren kullanmayı tercih etmişler.
1987 yılında ise
logo değişme uğramış. Üstsüz olan siren ve kahverengi fon, yerini saçlarıyla
kapalı bir sirene ve renk olarak yeşil-beyaz bir palete bırakmış. Neden yeşil
derseniz; Starbucks yönetim kurulu ve icra başkanı nam-ı değer Howard Schultz’a
göre yeşil renk paleti büyümeyi, tazeliği, benzersizliği ve refahı
yansıtıyormuş. Aynı zamanda halka içerisinde her iki yanında yıldız olan şirketin
ismini de yazmışlar.
Üçüncü logo ise 1992
yılında düzenlenmiş ve bu sefer denizkızını yakın çekim ele almışlar, sadece
çift kuyruğu görünüyormuş ve onun dışındaki her şey aynı kalmış.
2011 de 40. Yıl şerefine
logo yeniden düzenlenmiş. Modernleştirilmiş logo tasarımı yeşil renkteki Siren’i
öne çıkarmış. Şimdilerde gördüğümüz
tasarım ise Lippincott’a ait ve dairesel formun içerisinde genişletilmiş iki
kuyruklu bir Siren kullanmış, şirket adını ve yıldızları çıkarmayı tercih
etmiş.
Bugün Starbucks’ın
65 ülkede 21.000 üzerinde mağazası var ve kahve severlere ev sahipliği yapmaya
devam ediyor.
Haydi, şimdi okumak istediğiniz ama bir türlü fırsat bulup kapağını bile kaldıramadığınız kitabınızı alın ya da kahve sözü verdiğiniz ve asla görüşmeyi
beceremediğiniz bir arkadaşınızla her gün yaptığınız şeylerden sıyrılıp biraz başka
şeylere, en önemlisi kendinize zaman tanıyın.
Ve merak
edenleriniz varsa hayır, bu satırları yazarken asla ama asla kahve yudumlamıyorum. J
Afiyet olsun..
Afiyet olsun..
Yorumlar
Yorum Gönder